“Sayın yargıç kararı size veriyorum. Dosyama lütfen koyun” dedim.

Yazanına çıkıştı Yargıç İsmail Şanlı.

“Yanılmışım. Yanlış bilgilendirilmişim” dedi.

Sakarya’da basın davasında en ağır ceza aleyhinde yazdığı yazı yüzünden, biri hem öğretmenlikten meslektaşım açmıştır.

On milyar para cezası. 3 ay cezaevinde kalma, 6 aydan az olduğundan uygulanmadı. Ama temyizsiz kesinleşti.

Aleyhinde yazdıklarımdan ötürü davacı olsaydım üç-beş kişi yıllarca cezaevinde kalırlardı. Acıdım. Yargıya başvurmadım. Tekzip-açıklama adetimde yoktur.

Hem aleyhimde yazanları bir bilseniz. Şaşarsınız. En çok iyilik ettiğim kişiler…

Köy Enstitüsü diplomalı olduğumdan uğraşırlar benimle. Oysa benim onur kaynağım o diplomamdır.

Bir yazı yarışmasına katıldım. 15 günlüğüne Almanya’ya gitme hakkı kazanan 14 kişiden biri, en yaşlısı. Gittik Almanya’ya. Sosyal Demokrat Parti Genel Başkanı kabul etti grubumuzu. Bilgilendirirken Köy Enstitüsü mezunu öğretmenim dedim. Yalnız bana özel ödül verildi, saklıyorum. Bana bakış açısı değişti, ikramda daha cömert ve özel davrandılar.

Sevgili Fethi Sarıoğlu’na daha neler söylemedim.

“Üzülme Fethicim! Üzülme! Bu vatan bizim. Bu insanlar bizim. Biraz daha hoşgörülü, sabırlı olalım.