Yenigün Gazetesi

Erkal Etçioğlu

ORGANİZE İMAR SUÇLARI

Ne zaman yerel yönetimlerde seçim yolu ile yeni bir yönetim başa gelse ilk harekete geçen organize imar tüccarlarıdır. Bu yoldan geçinen bir çok kişiyi tanımak fırsatını buldum.Bunlar hemen hemen her siyasi partiye ve ilgili sivil toplum örgütlerine sızmış bu işin uzmanları sayılırlar.

Yaptıkları ilk iş yeni seçilen başkan ve meclis üyelerine kanca atmaktır.Seçilecek imar komisyonlarına kendi yandaşlarını seçtirmeye uğraşmaktır.Bu amaçlarında başarılı olamazlar ise seçilmiş kişilere nasıl ulaşacaklarını iyi bilirler.Ortak çıkarlar nedeni ile imar görevlilerine önce mesleki bilgileri ile baskı uygularlar. Eğer bu baskı sonuç vermezse  buldukları ara çözümlerle sorunlarını halletmeye çalışırlar.

Öncelikle uğraştıkları konular;” araziler için yeşil alanların benzin istasyonu, mesken veya ticari alana çevrilmesi, yol güzergahlarının istenildiği gibi düzenlenmesi,binalardaki su basman seviyesinin kat yüksekliğine ulaştırılması, bina yüksekliğinin ölçü alınması ile kat sınırının aşılması,çatı eğiminin ilave kata dönüştürülecek şekilde uygulanması” gibi işlerle uğraşırlar.

Bu işleri yaptırmak içinde ellerinde belediyelere sunulacak daima bir maddi gelir demeti bulunur. Özellikle belediyelerin sahip çıktıkları spor kulüpleri,kömür yardımları veya erzak paketleri gibi sosyal amaçlı kampanyalara maddi desteklerde bulunurlar. İşte bu maddi destek paketinin çoğu gayrı resmidir.

Belediyelerin sosyal bir amaca kullanmak niyeti ile aldıkları bu yardımların ne kadarı amaca uygun harcanır orasını kimse bilemez. Bu yola bir kere girdiniz mi artık kurtulmanız adeta imkansızdır. Önüne gelen elinde bir yardım çeki ile sizi istismar etmeye uğraşır.

Bu uygulamaları bir çok yerde gördük. Gar meydanı imar düzenlemesinde, Vali konağının satışı konusunda, bir çok benzin istasyonunun imar düzenlemelerinde ve hatta nerede ise Şeker fabrikası arazisinin imar düzenlemesinde bunları ve bu işe karışan suçluları görüyoruz.

Bu noktadan alınacak dersler neler olabilir.Birinci ders imar planı ilkelerinden kesinlikle acil durumlar hariç taviz verilmemelidir.İkincisi “İmar Uygulama Yönetmeliğinin” akla ve yasaya uymayacak şekilde delinmesine fırsat verilmemelidir. 

Bilindiği gibi imar planını yürütmekle ilgili tek sorumlu seçilmiş başkanlardır. Bu işleri yürüten atanmış yöneticilerine ne kadar güvenirlerse güvensinler onları titiz bir şekilde kontrol etmeyi asla ihmal etmemelidirler.

Özellikle bu görevliler ilgili yönetmeliği yol geçen hanına çevirmişlerdir. Hatta yönetmeliğin 18. maddesine göre yapılan uygulamalarda o kadar çok haksızlık yapmışlardır ki bu uygulamaları kimse masaya yatırmaya cesaret bile edememiştir.Bu uygulamalar ile kimi insan zengin olmuş kimisi ise malını kaybetmiştir.Bence konu adliyelik bir olaydır.

Sonuç olarak seçilmiş yöneticilerimiz bu konularda dikkatli olmalı ve bir gün bu konularda yasa önünde sorumlu olduklarını ve hesap vereceklerini unutmamalıdırlar.Bugüne kadar hesap sorulmamış olması bugünden sonra da sorulmayacak manasına gelmez.O halde tedbir almalı ve yanlış iş yapmamalıyız.