Yenigün Gazetesi
Erkal Etçioğlu
KULAĞA KÜPE HAZIR CEVAPLAR
Sizi zor duruma düşürmek için sorulan bir soru sizi belki küçük düşürmek için sorulmuştur. Belki de tam tersi yani o soruya yakışır bir cevap veremezsek biz zor duruma düşeriz. Bazı insanlar ise soruya soran kişiye o anda vermiştir bile.İşte bazı örnekler;
Dünya nimetlerine önem vermeyen yasayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karsılaşır. İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek olanaksızdır. Mağrur zengin, filozofa:
–Ben bir serserinin önünde kenara çekilmem.
Bunun üzerine Diyojen kenara çekilerek, gayet sakin su karşılığı verir:
–Ben çekilirim.
● ● ●
Sokrat ölüme mahkum edildiğinde esi:
–Haksiz yere öldürülüyorsun diye ağlamaya başlayınca,
Sokrat:
–Ne yani, bir de hakli yere mi öldürülseydim?.
● ● ●
Mevlana, müritlerinden biriyle giderken, birkaç köpeğin sarmaş dolaş uyuduklarını görür. Müridi: Güzel bir kardeşlik örneği der. Keşke insanlar da bunlardan ibret alsa. Mevlana, tebessüm ederek karşılık verir. Aralarına bir kemik atıver de gör kardeşliklerini.
● ● ●
Materyalist öğretmen öğrencisine: – Söyle bakalım Allah nerede? Eğer bilirsen bir portakal vereceğim. Öğrenci: – Siz bana O’nun olmadığı yeri gösterin, ben size bir bahçe dolusu portakal vereyim.
- ● ●
Bir Rus generali, Şeyh Şâmil’ in iştahını abartarak “Beni yemenizden korkuyorum” deyince, Şeyh Şâmil:
– Boşuna korkmayın efendi, demiş. Bizim dinimizde domuz eti yemek haramdır.
- ● ●
Bir toplantıda bir genç M. Akif ’i küçük düşürmek için:
–Affedersiniz, siz veteriner misiniz?
M. Akif hiç istifini bozmadan cevaplamış:
–Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?
● ● ●
Churchill, avam kamarasında konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili, Churchill’ e kızgın kızgın şöyle seslenir:
– “Eğer, karınız olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım.”
Churchill, oldukça sakin kadına döner ve lafı yapıştırır:
– “Hanımefendi, eğer karım siz olsaydınız, o kahveyi seve seve içerdim.”
● ● ●
Bir gün Eflatun, talebelerinden birini kumar oynarken yakalamış ve şiddetle azarlamış. Talebesi:
– “İyi ama ben çok az bir paraya oynuyordum” diye itiraz edecek olunca
Eflatun cevap vermiş:
– “Ben seni kaybettiğin para için değil, kaybettiğin zaman için azarlıyorum.”
- ● ●
Meşhur bir filozofa:
– “Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?”
diye sorulduğunda:
– “Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan” demiş.