Harfleme (Fırça Yazı)
Bilgisayarın görsel iletişim tasarımının üretim süreçlerine dahil olması, geleneksel üretim tekniklerinin zamanla terk edilmesine neden olmuştur. Merdivenin üzerinde ya da vitrin camının önünde elinde istakası, yanında boyaları ve fırçasıyla dükkânların giriş kapılarına asılan levhaları, apartman isimliklerini, yön ya da duyuru tabelalarını yazan zanaatkârlar artık kalmamış; bilgisayar teknolojilerinin tabelacılar tarafından hızlıca benimsenmesi ve makina üretiminin etkisiyle maharetli eller tarafından hazırlanmış bu grafik ürünler, yerini dikkat çeken ancak tekdüze ürünlere bırakmıştır. Kentlerin görsel kültürüne katkı sağlayan, yerel iletişimi belgeleyen vernaküler tipografi örnekleri olarak da görülebilecek grafik ürünler, günlük kullanımda kolayca göz ardı edilebilmeleri, kayıt altına alınmamaları, kentlerin hızlı dönüşümü gibi nedenlerden dolayı yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu anlamda kentlerin grafik tarihinde rol oynayan afiş ressamı ya da fırça tabela ressamı olarak anılan zanaatkârların çalışmalarının belgelenmesi , biyografilerinin yazımı ve Sakarya’da kaybolmaya yüz tutan ancak hâlâ işlevini sürdüren vernaküler tipografi ürünlerinin tespit edilmesi kentin dolayısıyla ülkemizin görsel iletişim tasarımı tarihinin yazım çalışmalarına katkı sağlaması açısından gereklidir.
Unvan levhaları, en çok Adapazarı’nın Uzun Çarşı bölgesinde yer almaktadır. 15023 numaralı, 1 Ekim 1974 tarihli Resmî Gazete arşivinin üçüncü bölümünde yer alan Belediyenin Denetimine ve Ruhsatına Tabi Her Türlü İş Yerleri ile Burada Çalışan Personelin Uyacakları Belediye Emir ve Yasakları adlı yönetmelikte Daimî ve Gezici Pazarlar Yerlerinin Uyacağı Özel Hükümler başlığında bu tür tabelaları asacak olan kişileri pazarcı esnafı olarak tanımlamaktadır (Resmî Gazete, 1974). Bu bağlamda unvan levhaları, pazarcı esnafı tabelaları olarak da nitelendirilebilir. Nitekim bugün unvan levhası olarak tanımlanan levhalar Resmî Gazete’de yayımlanan yönetmeliğe uyum göstermektedir. Resmî Gazete’ye göre pazarcı esnafları, yerden aynı yükseklikte olan bir çeşit satış tezgâhları kullanmak ve tezgâhların sağ başına isim ve soyadları, sicil numarası ve yaptığı işi belirten 25×40 cm ölçüsünde kırmızı üzerine beyaz renkle yazılmış bir çeşit 23 tabela asmak zorundadırlar (Resmî Gazete, 1974). Adapazarı’nın Uzun Çarşı ve Patates Hali bölgelerinde bu tanıma uygun teneke ya da ahşaptan yapılma levhalar görülebilmektedir. Sokak sokak gezilerek yapılan saha taramalarında bu levhaları diğer dükkân tabelalarından ayıran en önemli özellik Resmî Gazete’de de geçen kırmızı üzerine beyaz renkle yazılmış tabelalar olmasıdır. Adapazarı ilçe sınırları içerisinde pazar yerlerinde esnaflık yapan kimseler haricinde bu tür tabela kullanan başka bir dükkâna rastlanmamıştır.
Dükkan Tabelaları ve Cam Yazıları
Adapazarı’nda vernaküler tipografi örneklerini içeren dükkân tabelaları ve cam yazıları, unvan levhalarının dışında tutulabilir. Nitekim unvan levhası takan bir dükkân ile fırça ile yazılmış normal bir tabela asılmış dükkânla birbirinden çeşitli özellikleriyle ayrılabilmektedir. Normal bir dükkânda hem fırça ile yazılmış tabela hem de yine fırçayla yazılmış cam yazıları bulunabilmektedir. Buna karşın unvan levhası takan dükkânlarda, mekânın ismini niteleyen unvan levhası haricinde ciddi ölçüde göze çarpan herhangi bir işaret bulunmamaktadır. Bu yüzden araştırma kapsamında dükkân tabelaları ve cam yazıları aynı kategoride değerlendirilmiştir.
Duvar yazıları, günümüzde boyut gözetmeksizin dijital baskı yöntemi ile brandalarla germe yöntemiyle rahatlıkla yapılabilirken, eski zanaatkârlar bu türden işleri iskele kurup bir boya işçisi gibi, yazıları duvarlara fırça ile boyama yaparak yazmışlardır. Kent içinde keşfedilen duvar yazıları kimi zaman devasa boyutlarda boydan boya binayı kaplıyorken yer yer de bir insanın rahatlıkla ulaşabileceği boyutlarda olduğu görülmektedir.
Apartman isimlikleri, yoğun olarak Sakarya’nın kent merkezinde bulunmaktadır. 1999 depremi öncesinde inşa edilen apartmanların giriş kapılarının demir kapı olduğu görülmektedir. Demir kapıların en üst kısmında çeşitli boyutlarda cam yüzeyler bulunmaktadır. Fırça ile yazılan apartman isimlikleri de bu cam yüzeyler üzerine yazılmıştır. Apartman isimlikleri yalnızca konut olarak kullanılan binalarda değil aynı zamanda iş hanlarının girişlerinde de bulunabilmektedir.
Özellikle eski eczanelerin cam yüzeylerinde sıklıkla kullanılan altın yaldız renginin arkasına siyah kontur biçeminde yazılan yazılar, apartman isimliklerinde daha da yaygındır. Apartman isimliklerinde keşfedilen yazıların tamamının 1999 depreminden önce yazıldığı bilinmektedir. Dolayısıyla bu yazıların her biri en az 21 yıllıktır. Yazılar fırça ile yazılmış olduğundan ve kendi içinde bir bütün oluşturduğu için depremden sonra yıkılan binalardan dolayı kapı numaraları değişse de bazı apartman yazılarının numara kısımlarında herhangi bir düzeltme yapılmamış ve ilk hali korunmuştur.
Apartman isimliklerinde ağırlıklı olarak apartmanın ismi ve kapı numarası bilgileri yer almaktadır. Çoğu eski apartmanın cam yazılarında kapı numarasını ifade neden No yazısında “o” harfinin altında bir çizgi bulunmaktadır. Kapı numarasını bu şekilde ifade etmek ustalar tarafından sık kullanılan bir yöntemdir.
Sakarya’da hem otomobil hem de mobilyacılar olmak üzere çeşitli sanayi merkezleri bulunmaktadır. Sanayi merkezlerindeki eski dükkânlar, yapıları itibariyle yüksek tavanlı mekânlardır. Bu türden mekânların kapıları ise gözenekli cam yüzeyleri bulunan ve tavana kadar uzanan yüksek demir kapılardır. Dolayısıyla dükkânın ismini niteleyen yazıların bu kapıların üzerinde bulunan cam yüzeylere yazıldığı görülmektedir. Cam yüzeylere ek olarak kapıların üzerinde duvar yüzeyler de bulunabilmektedir. Bu noktalarda da dükkânın adını niteleyen duvar yazıları ön plana çıkmaktadır.
Sanayi merkezleri yerleşim yerinin dışında sadece dükkânların yan yana dizili olduğu geniş bir alana yayılmaktadır. Her dükkânın cam yazısı ya da duvar yazısı olduğu için genel görünüme bakıldığında kaotik bir görüntü ortaya çıkabilmektedir. Bu karmaşanın içinde bir dükkânın isim olarak öne çıkartılması için oldukça büyük ölçülerde yazıların var olduğu görülmektedir.
Sanayideki vernaküler tipografi örnekleri kentin merkezinde yer alan örneklere kıyasla büyük farklılıklar barındırmaktadır. Bunun başlıca sebeplerinden bir tanesi zanaatkârlardır. Kentin merkezinde yer alan zanaatkârlar daha çok günlük görsel iletişim ihtiyaçları gibi yazım işleriyle ilgilendikleri için, birbirine yakın genel geçer tasarım uygulamaları görülebilmektedir. Sanayilerde bulunan zanaatkârlar ise yine sanayide bir başka işle meşgul olan kimseler olduğu için birçoğunun farklı üslubu bulunabilmektedir. Sözgelimi, sanayi bölgesinde motorlu taşıt parçaları ya da mobilya boyayan/süsleyen kimseler aynı zamanda sanayinin cam yazısı, tabela yazısı, duvar yazısı ve yönlendirme levhası gibi görsel iletişim ihtiyaçlarını da karşılayabilmektedir.
Kentlerde baskı teknolojisinin henüz yaygın olmadığı dönemlerde günlük görsel iletişim ihtiyaçları zanaatkârlar tarafından karşılanmıştır. Sakarya’da vernaküler tipografi örneklerini ortaya çıkartan zanaatkârların bir kısmı hâlen bu işi devam ettirmekte, bir kısmı emekliye ayrılmış durumda bir kısmı da vefat etmiş durumdadır. Bazı vefat eden ustaların çocukları ise babalarından kalma mesleklerini daha çok dijital döneme ayak uydurarak devam ettirmektedirler.
Araştırma kapsamında hâlen Sakarya’da bulunan ve iletişim kurulabilen ustalarla röportajlar yapılmış, görsel iletişim ihtiyaçlarının el estetiği ile ortaya konulduğu dönemleri bizzat deneyimlemiş olan kişilerin bilgilerine başvurulmuştur. Yapılan tüm görüşmelerin bir özeti olarak aşağıya ustalar hakkındaki bilgiler başlıklar halinde verilmiştir. Bu zanaatkârlar, kendi alanlarında döneminin öne çıkan kişileridir.
Kaynak
Ali Yıldırım, Görsel İletişim Tasarımında Vernaküler Tipografi ve Sakarya Örneği, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2020.