Yenigün Gazetesi
“Özgürce” Makale Yazısı
5 Nisan 2012
Örnek insandı rahmetli Vali Mehmet Aldan
Sakarya’nın 16.Valisi rahmetli Mehmet Aldan. 04.01.1981 de gelmiş. 2 yıl 8 ay sonra 05.08.1983te acımasızca büyük haksızlıkla askeri yönetim döneminde geldiği Merkez Valiliğine alındı. Çalışkandı. Araştırmacıydı. Büyük yazardı. Bir gün “Şöyle yürüyelim Sayın Valim dedim. Zevkli söyleşi yapa yapa yürüdük. Karşıdan köyümde de öğretmenlik yapan çok başarılı, solcu diye Erzurum’a sürülen, Sakarya’ya geliş başvurulan reddedilen Salih Savaş geliyordu. Gördüm. “Şu bize doğru gelen öğretmen soku diye sürgün. Bir dinleseniz çok iyi olur. Çok başarılıdır” dedim.
Salih Savaş karşımızda. Üçlü olduk.
Aldan;
“Abdullah Hoca bir şeyler söyledi. Nedir durumuz? Sapanca’da çok iyi çalışıyordum. Sendikacılığımız vardı. Solcu diye Erzurum’a sürüldüm. Gelmek için verdiğim dilekçelere ret cevabı geliyor.
Yarın bana bir dilekçe ver. Hemen alalım sizi Sakarya’ya. Olmaz böyle şey dediler.
Salih’in izni bitti. Gitti Erzurum’a. Sakarya’ya atandığına dair emri aldı. Vedalaştı. Geldi.
Çek İşhanı’ndaki yazıhaneme genç bir bayanla yaşlı bir kadın geldiler Çok üzgündüler.
Genç, yaşlının ablasının kızıymış. Evlatlık edinmiş. Maliyede çalışırken eşi istifa ettirmiş. Sonra da boşanmış. Maliyeye dönmek istiyormuş. Defterdar almıyormuş. Üzülerek ağlayarak anlattılar. Vali Mehmet Aldan’ı aradım. Özetleyerek anlattım.
Gönder hemen dinleyeyim dediler. Gönderdim.
Gidin Abdullah Hocaya bir daha yazsın gelsin bana diyor.
Geldiler. Yüzden gülüyordu. Dilekçeyi yazdım, götürdüler.
Verdiler. Haftasında evlatlık genç kızın göreve başlaması sağlandı. Haftasında eşi ile barıştılar. Yeni çocukları oldu. Mutlu yılları oldu. Şimdilerde çocukları ile mutlular.
Bir gün odama Osman Bayrak rahmetli geldi.
24 haneli bir yerleşim yeri. Her şey tamam muhtar cereyan vermiyor. Karadenizliler gelir yerleşir muhtarlığı kaybederim diye. Akıl almaz acı gerçeği anlattım.
Arkadaşınla birlikte gelin. Hem bir çay içeriz. Hem daha iyi bilgi verirsiniz. Belki de çözeriz. Gittik, Zevkli söyleşilerimizi çaylarımızı içerken yaptık. Konuyu Osman Bayrak rahmetli anlattı. Vali inanmadı. Karşı tarafa telefon açtı. Yetkiliye hal-hatır sordu. Konuya girdi anlattı. Son sözleri ise şöyle oldu. “Benim için çok önemli. Direkler hemen dikilmeli, Cereyan verilmeli. Rica etsem ne dersiniz?” dediler. İnanmayacaksınız ama ben gerçeği yazıyorum.
“3 gün içinde cereyan verilecek” dediler.
Vali Aldan çok teşekkür ederim. 3 gün sonra birlikte bir uğrayalım o 24 haneli yeni yerleşim yerine dediler. Akşam karanlığında gittik. Ortalık pırıl pırıldı.
Yılbaşı yakındı. Osman Bayrak tavuk çiftliğinden 2 hindi getirdi. Biri bana, biri vali beye. Orada tavuk çiftliği varmış Osman Bayrak’ın. Vali Mehmet Aldan konaktan makamına iyi havalarda yürüyerek gelirdi. İmam Hatip Lisesi önünden geçerken, 8-10 öğrenci ile makama kadar gelirdi. Bayan çay bile ikram ederdi. Onlarla çok iyi söyleşirdi
Yanılmıyorsam, Adapazarı ilçe Eğitim Müdürü Hacı Ziya Cevherli o öğrencilerden biridir, Rahmetli Aldan’la daha böyle çok güzel anılarımız var. Maliyeden emekli kızımın nikah şahidi olmuşlardı. Rahmetli Adapazarı Başkanı Ozan’la rahmetli Mehmet Aldan örnek insandı. Örnek kamu görevlisiydiler. Çok mütevazi idiler. Dilerim Allahtan, Allah’ın rahmeti hep üzerlerinde olsun.
Tekrar buluşmak dileğiyle.. Sevgiler saygılar…