Yenihaber | Şehri Sakarya

Erkal Etçioğlu

İSTİKRARA FARKLI BİR BAKIŞ

Herkes ekonomik ve siyasi istikrarın ne kadar önemli olduğunu ve buna göre tercih yapmamız gerektiğini söylüyor. Acaba bu tercih gerçekten “ülkenin çıkarlarını gözetmek için mi?” yoksa “daima güçlüden yana olarak kişisel riski arttırmamak korkusu mu?”Bunu hiç düşündünüz mü?

Bende sizler gibi düşünüyorum Acaba bu konuda yapılan yoğun propagandanın tam tersinden baksak. Gerçekten olumlu gelişmelerin dışındaki olumsuzluklarda da istikrar var mı? Bence var.Bunlar nelerdir? diye hep birlikte hatırlayalım.

IMF programları uygulandığından beri çalışanlar ve halk aleyhine oluşan “fakirleşme” ve “geçim sıkıntısı” sürekli artarak istikrar sağlıyor. Resmi enflasyon rakamları ile pazardaki enflasyon rakamlarının birbirini yalanlamasına alıştık artık. Gıda maddelerinin sürekli artması önlenemiyor.

“Gelir dağılımında adaletsizlik” ve “eğitimde fırsat eşitsizliği” konularında tam bir istikrar bulunuyor. Ekonomik sistem sürekli fakirden alıp bir avuç zengine veriyor. Parası olmayanın eğitim hakkı ise sürekli daraltılıyor. “Mehmetçik Dershaneleri” de olmasa meydan çakallara kalmış durumda.

“Kamu hizmeti anlayışı” terk edilerek “sosyal devlet” adeta halka yardım dağıtan bir “sadaka devletine” dönüştürülüyor. Yardım dağıtılan insan sayısının sürekli artmasında ve “siyasi rüşvet” haline gelen bu kampanyaların yürütülmesinde yani profesyonelleşmede istikrar sağlanmış durumda..

Ülkeyi idare eden “siyasiler” ile ülkenin imkanlarını sömüren bazı “iş adamlarının” “medya hakimiyeti” ve “rantı paylaşım” kavgası ise her sahada sürüyor Kimsenin vatandaşı düşünmemesinde tam bir istikrar var.

Ülkeye ihanet edenlere ve milli serveti çalanlara “özgürlük ve hayranlık” her zaman revaçta.Vatanını,devletini,halkını sevenlere ve vergisini ödeyen namuslu dürüst vatandaşlara eziyet etmekte istikrar sağlanmış durumda.

Özelleştirme ve Avrupa Birliği bahanesiyle ülkenin yer altı kaynaklarının yabancılara peşkeş çekilmesinde, kapitülasyon benzeri izinlerin çıkarılmasında, bir çok şirket, fabrika ve vatan toprağının tarihi düşmanlarımıza satılmasında tam bir istikrar bulunuyor.

Milletimizin dahi önderi M.Kemal Atatürk’ü ve yüce dinimiz İslam’ı kendi çıkarları için kullanma,Cumhuriyetimizin temeli olan milli kültürümüzü yozlaştırma ve milletimizi köle haline getirme çalışmaları son sürat istikrar içinde devam ediyor.

Bence bu kötü istikrar bozulmalıdır. Kötülükte ve hatada ısrar edilmez. Ülkesini seven herkes üzerine düşen fedakarlığı yerine getirmelidir. Çünkü çocuklarımıza bırakacağımız başka bir Türkiye daha yok.