Yenigün Gazetesi
Erkal Etçioğlu
YEREL KÜLTÜRÜN ADI YOK MU?
14ncü Yüzyıl’dan itibaren Oğuz koluna bağlı Türk boylarının, Bizans İmparatorluğu’ndan fethederek vatan yaptıkları Adapazarı ve çevresi, sonradan gelen çeşitli göçlerle bir kültür mozaiğine dönmüştür. Cumhuriyet sonrasında hakim olan Türk kültürü içerisinde göçle gelen toplulukların kültürleri de bunu zenginleştirmiş ve renklendirmiştir. Ancak bu çoklu kültür ortamı kendisini ifade ederken, asıl kaynağına
bağlı çeşitli isim ve özelliklerini yaşatmayı amaç
edinmiştir. Kendileri bunu yaparken, Adapazarı’n ı kuran yerli halka isim verme ve onları tarif etme sorunu yaşanmıştır. Osmanlı’yı bölen milliyetçilik akımları, bölgede mikro milliyetçiliğe dönüşmüştür. Bu durum Adapazarı’nda “Sen ne milletsin?” sorularının doğmasına yol açmıştır. Göçle gelen kültür kendini tarif etmeyi tamamladıktan sonra, Adapazarı’nın yerli halkına “Manav” adını takmıştır. Bu adlandırmanın başlaması 1930’lardan itibaren olmuştur. Bu adın hiçbir tarihi ve ırki geçerliliği yoktur.
Kendini tarif etmeyi, memleketin asli unsuru olan Oğuz-Türk kültürü mensupları pek önemsememişlerdir. Ancak, yerli halka “Türk” denmesi, gelenlerin yabancı olduğunu vurgulayacağından pek uygun görülmemiştir. Bunun yerme “Sebze satan köylü” anlamında “Manav” kelimesi dikte edilmiştir. Üzülerek söylemeliyim ki, kendi tarihini bilmeyen bazı yerli halk da bunu gerçek zannederek kullanmaya başlamışlardır. Bu adın kendilerini ve kültürlerini aşağıladığını ve tarihi gerçeklere uymadığını fark edememişlerdir.
Kendini ifade edecek doğru görüşün, bölgenin yerli halkının Oğuz Türkleri olduğudur, yerel kültürün adı ise Oğuz-Türkmen kültürüdür.
Eğer yerli halk kendini ifade edecek kaynaklara ulaşırsa, bu kaynaklarda kendisine “Ertuğrullu” dendiğini görecektir. Bunun ispatı Osmanlı Sarayı’nı koruyan askerlerin bu bölgeden seçilmesi ve bu alaya “Ertuğrul Alayı” denmesidir. Şüphesiz bunların hepsinin en doğrusu, yerel kültürün bir Oğuz-Türk kültürü olduğudur. Adapazarı’ndaki sahte adlandırmalar “Muhacir”, “Yörük” gibi kavramlar sadece bir eylemin adlarıdır. Yoksa bir soyun ve kültürün adı değildirler.
Kendilerine “Manav” adının takılmasını, bilmeden kabul eden bütün yerli halkın bu tarihi hatadan dönmesi lazımdır. Bu adın gerçekle hiçbir ilişkisi yoktur. Kendilerine mutlaka bir isim vereceklerse “Biz Oğuz asıllı Türk’üz” desinler. Çağdaş ve modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kültürü, Türk Kültürü’dür. Bu kültürü oluşturan Türklük kavramı M. Kemal Atatürk’ün “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” sözüyle tarif edilmiştir. Ölçümüz insanlarımızın kendilerini ve kültürlerini ifade ederek bu kavrama ulaşmalarıdır. Örneğin “Boşnak asıllı Türk” veya “Çerkez asıllı Türk” gibi. .
Adapazarı ve Sakarya kültürü, bütün kültür gruplarının oluşturduğu bir güçlü karışımdır. Bu kültür zenginliğimizi ayrımcılık yapmadan, ama taşları yerine oturtarak yaşatmak ve geliştirmek zorundayız. Türk ve Müslüman olmak, çağdaş vatandaşlık gibi kavramlar, bütün bu alt kültürleri tepede birleştirmektedir.
Ne mutlu ben Türk’üm, ben Sakaryalı’yım diyene.