Yenigün Gazetesi

Erkal Etçioğlu

STK ve Üniversite

Sivil Toplum Kuruluşları ile Üniversitelerin bir araya gelerek oluşturacakları sinerjinin (ortak çabanın) toplum için bir çok faydalı sonuca ulaşacağına dün bir kere daha şahit olduk. Sakarya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde yapılan ilk buluşmada Sakarya Üniversitesinde geliştirilen son başarılı uygulamalar bizzat Rektör Prof.Dr. Mehmet Durman tarafından STK temsilcilerine sunuldu.

Aslında 21.yüzyılın kuruluşları olarak belirtilen STK veya uluslar arası adıyla NGO’ lar “örgütlü toplum”u oluşturarak demokratik alt yapıyı ve toplumsal denetimi oluşturma amacını taşıyorlar. Üniversitelerde bu açıdan bakılırsa sivil toplum kuruluşlarının başında gelen kuruluşlardır. Ancak üniversitelerin bilimsel ve mali özerklikleri her dönem siyasi iktidar sahipleri tarafından tehlikeli bulunarak maalesef engellenmiştir.

Bu noktanın  olumsuz bütün koşullarına rağmen Sakarya Üniversitesi STK’ ları ile beraber ortak projeler oluşturmayı ve işbirliğini geliştirmeyi hedeflemektedir.Nitekim deprem sonrası oluşan yoğun toplumsal depresyon ortamında üniversite diğer STK larının organizasyonu ile gelen yardımları yerinde kullanarak SAÜSEMsürekli eğitim merkezi” ni kurarak işsizler için uluslar arası sertifikalı meslek edindirme eğitimlerine başlamıştır.” Kaynakçılık” Yaşlı Bakım Uzmanlığı” ve diğer konularda eğitimlerine halen devam etmektedir. Zaten bu konulardaki hedef de işsizlere vasıf kazandırmak ve onları aranılan bir meslek sahibi yapabilmektir.

Bu gelişmelere paralel olarak yürütülen bir diğer proje alanı ise “engelli vatandaşlarımızın topluma kazandırılması” projesidir.Bu alanda da önemli gelişmeler olacağını biliyorum.

Bunlar gibi değişik alanlarda çalışan bir çok STK ile işbirliği yapılarak Çevre Kirliliğinin ölçülmesi ve alınması gereken önlemler, İçme Suyu havzalarının korunması, v.b gibi konularda çalışmalar yoğun olarak sürüyor.

Yapılan bu ilk toplantının bölümler halinde devam ettirilmesi ve ortak projelerin oluşturulmasında tarafların hemfikir olduklarını hep birlikte müşahede ettik.Bu çalışmaların sonuçları elbette topluma yararlı işleri ortaya çıkaracaktır. Özellikle üniversitemizin gittikçe büyümesi şehrimize kattığı “katma değer” açısından çok önemlidir. İlçeleri ile birlikte yaklaşık 42.000 öğrenci yeni bir ekonomik ve sosyolojik katkı sağlamaktadır.   

Bu katkıların çeşitlendirilmesi için esnafından, şöförüne ,sanayicisinden,sanatçısına kadar her kesim üye oldukları meslek odaları ile kültürel ve sportif dernekleri ile sendikaları ile bu organizasyonları teşvik etmelidir. Kısacası STK ların temsil ettiği geniş halk kesimleri ile Üniversitelerin buluşması son yılların en muhteşem olaylarından biridir.

Bu ilişkilerin sağlıklı zeminlerde kurulması ve sulandırılmadan, amaçlarından vaz geçilmeden yürütülmesi başarının temel ölçütü olacaktır. İlişkileri başlatmak kolay ancak başarılı ve sürdürülebilir bir şekilde devam ettirmek ise çok zordur. Bu konuda görüş ayrılıklarını ortak faydaya dönüştürecek işbirliği anlayışı hakim olmalıdır.

Gerek STK ları gerekse üniversiteler topluma hizmet için kurulmuşlardır.”Saksı çiçeği olmak yerine tarla bitkisi olmak” bence daha önemlidir. “Sizin en hayırlınız başkalarına en çok yararlı olanınızdır” diyen anlayış bu yolda prensip olarak alınmalıdır.