Yenigün Gazetesi
Erkal Etçioğlu
ŞİMDİ BİRLİK ZAMANI
2009 yerel seçimleri acısıyla tatlısıyla sonuçlandı. Seçilen yöneticilerimizin hepsini kutluyoruz. Ancak şimdi yapılması gerekenler var. Seçim rekabeti seçim ortamında yapılır.Artık muhalefet partileri de meclislere yeteri kadar adam seçtirdiler.Muhalefet edilecek konuları artık meclis gündemlerindeki vatandaşla ilgili işler belirleyecek.Olumlu yaklaşımlarda iktidar muhalefet demeden ortak kararlar verilecek. Ayrı görüşler belirirse elbette her kes fikrinde serbestçe direnecek.
Bu konularda uygulanacak muhalefet yöntemleri “yapıcı ve düzeltici” olmalıdır. Muhalefet etmek için muhalefet edilmez. Bir yanlışı düzeltmek, bir kayırmaya engel olmak, kamunun yani halkın çıkarlarını korumak adına muhalefet yapılabilir.
Yerel iktidar sahipleri ise kendi yandaşlarından yolsuzluk yapan varsa onları korumak adına yasadışı uygulamalar yapmaktan kaçınmalıdır.Suçlu varsa yasalara bunun hesabını vermek zorundadır.Sizin yapabileceğiniz onların kişisel haklarının korunmasında duyarlılık göstermektir.
Yoksa onların hatalarını kapatma gayretleri beyhude olacaktır.Çünkü gerçekler eninde sonunda açığa çıkarlar.
Yerel yönetimlere seçilmiş yöneticilere düşen ilk görev seçim öncesi belirledikleri proje hedeflerini tekrar gündeme getirerek bunları bir de yerel STK(Sivil Toplum Kuruluşlar) ları ile gözden geçirmektir. Bu projeler için halkın ve bu kuruluşların desteğini almak yönetimlerin elini güçlendirecektir.
Ayrıca bir Türk Atasözünde belirtildiği gibi “at binicisine göre kişner” yani yeni yöneticiler kendilerine has yeni yöntemler ve yeni yüzleri devreye alamazsa değişen hiçbir şey olmaz.. Zaman öğütücü bir makinadır. Kimleri öğütmedi ki sizi de öğütmesin. Kalıcı işleri becererek iz bırakmak istiyorsanız şehrinize sıçrama yaptıracak büyük hedefleriniz olmalıdır.
İdare-i maslahat yaparak yani durumu koruyarak değişimi yakalayamazsınız.Özellikle Türkiye’nin en borçlu ilk 6 belediyesinin içinde olan Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin işi oldukça zordur.Bu durumda yapılacak şey halkın ve iş adamlarımızın yatırımcı gücünü değerlendirecek yeni finansal kaynaklar yaratacak yöntemlere öncelik vermek yerinde olabilir.Bununla birlikte mevcut kaynakları önemli işlerde kullanarak verimli kaynak kullanımını sağlamak gerekir.
Halka sadaka dağıtmanın adı sosyal belediyecilik olamaz.Olsa olsa bunun adı halkı dilenci olmaya teşvik etmek olur.Oysa işsizliği azaltacak yerel teşvik sistemlerini teşvik ederek istihdama olumlu katkı yapmak daha faydalı olacaktır.İlçe belediyelerinde nadiren görülen işsizlik il merkezinde kaos yaratacak boyutlardadır.
Eğer gerekli önlemler alınmazsa sosyal patlamanın toplumsal örneklerini daha bir çok olayda görürüz. Yapılması gereken halka hizmete odaklanarak Sakarya için birlikte çalışabilmektir.
Şimdi birlikte olmak ve halkın hayatını kolaylaştırmak ve ucuzlatmak zorundayız. Belediyeciliğin felsefesi budur.Eğer belediyeciler bu hedeften uzaklaşarak tipik bürokratlara benzerlerse halk için asıl felaket o zaman başlar.