Sakarya'daki Sektörler
Bu yazımızda sizlere Sakarya’da var olan iş kollarını derleyip bu sektörler hakkında çeşitli bilgi ve ayrıntıları bir araya getirdik.
Tarım ve Hayvancılık Sektörü
1) Hayvancılık-Kırmızı Et Sektörü
Sakarya’da hayvancılık iki alt sektör olarak incelendiği için Türkiye analizlerinde de beyaz et ve kırmızı et sektörü ayrı ayrı incelenmiştir. Bunun sebebi et tavukçuluğunun Sakarya’da endüstriyel bir sektör olarak Türkiye ekonomisi içerisinde önemli bir yer işgal ederken,
kırmızı et hayvancılığında görülen gerilemedir.
Kırmızı et hayvancılığı, kırsal alandaki işsizliğin azaltılarak köyden kente göçün önlenmesinin yanı sıra ülkedeki kalkınmanın dengeli olarak gerçekleştirilerek ferahın arttırılması, et, süt, deri, kozmetik, ilaç vb. diğer alt sektörlere hammadde temin edilmesi gibi önemli bir yere sahiptir. Ayrıca hayvan gübreleri bitkisel üretimde, toprağın fiziksel yapısını iyileştirme ve verimliliğini arttırmada kullanılmaktadır. Hayvancılık, tarım işletmelerinde özellikle bitkisel üretim faaliyetlerinin olmadığı kış döneminde, işletmedeki boş işgücünün değerlendirilmesine imkân tanımaktadır. Bitkisel üretimin iklim koşullarına bağlılığı nedeniyle, hayvancılık tarım işletmeleri için ek gelir kaynağıdır.Kırmızı et hayvancılığında görülen gerilemedir.
2) Kanatlı Et ve Yumurta Sektörü
Kanatlı Hayvan grubuna hobi veya ticari amaçla yetiştirilen tavuk, hindi, kaz, ördek, devekuşu, keklik, sülün ve bıldırcın gibi çeşitli kanatlı türler girmektedir. Bunlardan ekonomik değeri daha yüksek olan tavuk, eti ve yumurtası için yaygınca yetiştirilmekte ve tüketilmektedir.
Dünya genelinde ve ülkemizde yumurta ve etlik piliç üretimi gibi aslında her biri kendi başına bir sektör sayılabilecek alanların geliştiği görülmektedir. Bu üretim aynı zamanda yem sanayi, kafes, suluk ve yemlik gibi araç ve gereç yapımı, aşı ve ilaç sanayi ve gıda sanayinin gelişmesine de katkı sağlamaktadır. Beyaz etin daha pahalı konumdaki kırmızı et yerine ikame edilebilmesi ise özellikle dünya genelinde nüfusu daha fazla olan dar gelirli ailelerin protein gereksinimlerini karşılamada önem arz etmektedir.
3) Tarım Sektörü
Bölge; verimli toprakları, elverişli iklim koşulları ve tarım tekniklerindeki gelişmeler sayesinde çeşitli tahıl, meyve ve sebze türlerinin yetiştirilmesine oldukça uygun bir coğrafyaya sahiptir. Başlıca tarım ürünleri arasında buğday, mısır, ayçiçeği, patates, soğan, domates, elma, armut, kiraz ve fındık yer almaktadır.
Sakarya’nın tarım sektörü, yüksek verimlilik, modern teknoloji kullanımı ve nitelikli işgücü sayesinde bölgenin ekonomik kalkınmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bölgedeki çiftçiler, hem iç piyasaya hem de dış pazarlara yönelik üretim gerçekleştirmekte ve Türkiye’nin gıda güvenliğine önemli katkılar sağlamaktadır.
Sanayi Sektörü
Özellikle coğrafi konumu, ulaşım altyapısı ve doğal kaynakları sayesinde, sanayi yatırımları için cazip bir merkez haline gelmiştir. Sakarya’nın sanayi profili, otomotivden metal sanayisine, gıda üretiminden inşaat sektörüne kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
İl genelinde özellikle otomotiv sanayi öne çıkmaktadır. Sakarya, Türkiye’nin önde gelen otomotiv üretim merkezlerinden biridir ve burada birçok markanın fabrikası bulunmaktadır. Özellikle Toyota, Otokar ve Türk Traktör gibi büyük yerli firmaların fabrikaları burada
bulunmaktadır. Bu durum, bölgenin ekonomik büyümesine büyük katkı sağlamakta ve istihdam olanaklarını artırmaktadır. Ayrıca, sanayiye yönelik altyapı yatırımları ve teşvikler, Sakarya’yı sanayi yatırımları için daha da cazip hale getirmektedir. Özellikle yerel inovasyon ve Ar-Ge faaliyetleri ile desteklenmektedir. Şehirdeki üniversiteler ve araştırma merkezleri, sanayi ile iş birliği içinde çalışarak, yenilikçi çözümler ve teknolojiler geliştirmekte, böylece üretimin verimliliğini artırmaktadır.
Sebze Meyve Sektörü
Her ilçede sebze üretimi yapılmakla birlikte Pamukova, Geyve, Adapazarı, Söğütlü ve Hendek İlçesi ticarî anlamda sebzeciliğin sürdürüldüğü yerlerdir. Bu ilçeler büyük tüketim merkezlerine yakınlıklarının da avantajını kullanmakta, iç tüketimin yanında il dışı talepleri de karşılamaya yönelik bir sebzecilik çalışması içindedirler.
Bu ilçeler öncelikli olmak üzere il genelinde tarla sebzeciliği yanında örtü altı sebzecilik de yapılmaktadır. Ancak, genel ekonomik durumun etkisinde kalan girdi maliyetleri ile ürün fiyatları dengesindeki bozulma nedeni ile örtü altı sebzecilikte durgunluk süreci yaşanmaktadır. Sebze üretiminde yüksek verim seviyeli hibrit (melez) tohumluklar kullanılmaktadır. İlde ticarî amaçlı tarla sebzeciliği yapılan toplam alan 10.898 hektar olup, ayrıca meyve bahçelerinde ara ziraat olarak da sebzecilik faaliyetleri sürdürülmektedir. Birim alandan yüksek gelir elde etmenin diğer yolu olan tarla sebzeciliği, bölgede son yıllarda giderek yaygınlaşmaktadır. Bu konunun geliştirilmesi için de çalışmalar yapılmaktadır.
Özellikle Pamukova İlçesinde yaygın bir şekilde kışlık ve yazlık olarak yetiştiriciliği yapılan kuru soğan ekilişlerinde son yıllardaki maliyet artışları ve aşırı yağışların etkisiyle düşmeler olmuştur. Adapazarı’na ilk olarak 1926 yılında Almanya’dan getirilen patates türleri
üretiminde başarılı olunamamış, 1935 yılında bölgeye özgü patates türleri geliştirilmiştir. Tarla bitkileri arasında patates ekimi giderek önemini kaybetmektedir. Daha çok erkenci çeşitlerin tercih edildiği patates üretiminde son yıllarda meydana gelen aşırı yağışlar
nedeniyle ekim alanları ve üretimde düşmeler olmuştur.
Sakarya ilinde yaygın olarak üretimi yapılan ve tanınan kestane kabağı yanında son yıllarda sakız kabağı ve çekirdek kabağı yetiştiriciliği oldukça önem kazanmış durumdadır. Kabak çekirdeği üretimi özellikle Merkez, Kaynarca ve Söğütlü ilçelerinde yoğun olarak yetiştirilmektedir.
Su Ürünleri Sektörü
Türkiye’nin üç tarafının denizlerle çevrili olmasına, ırmakları, doğal ve yapay gölleriyle 26,2 milyon hektarlık su yüzeyi bulunmasına rağmen, balıkçılık sektörünün GSMH içindeki payı yalnızca % 0,40 ve toplam tarımsal üretimin içindeki payı %3,5 değerlerindedir.
Sakarya’nın Karadeniz kıyısı ve Sakarya Nehri’ne sahip olması nedeniyle su ürünleri başlığı altında Sakarya’nın durumunu doğru anlayabilmek için Türkiye’de su ürünleri sektörü de incelenecektir. Ayrıca, Türkiye’nin 1996 yılında imzaladığı Soyu Tehlikede Olan Türlerin Ticaretine Yönelik Uluslararası Sözleşme (CITES)'si kapsamına 2005 yılında alınan Mersin Balıkları‘nın Sakarya nehrinde yetişmesi de bu değerlendirmeyi yapma ihtiyacı doğurmuştur.
Sakarya, Karadeniz bölgesine yakın konumu nedeniyle deniz balıkçılığı ve yetiştiriciliği açısından avantajlı bir konumdadır. Özellikle levrek, çipura, alabalık ve midye yetiştiriciliği yapılmaktadır. Sakarya Nehri ve çevresindeki baraj gölleri, iç su balıkçılığı ve yetiştiriciliği için elverişli ortamlar sunmaktadır. Sazan, turna, yayın, sazan, kamış balığı gibi türler yetiştirilmektedir. Bölgede profesyonel balıkçılık faaliyetleri yanı sıra, küçük ölçekli aile işletmesi şeklinde de su ürünleri üretimi yapılmaktadır. Sakarya’daki su ürünleri işleme tesisleri, balık ağları ve diğer ekipman imalatı gibi yan sanayi sektörleri de gelişmiştir. Yerel ve bölgesel pazarların yanı sıra, Sakarya’dan su ürünleri ihracatı da gerçekleştirilmektedir.
Turizm Sektörü
Sakarya bulunduğu coğrafi konum itibari ile turizm faaliyetleri açısından oldukça elverişli olanaklara sahiptir. Nemli iklim koşullarına bağlı olarak yağışın bol olması doğal ortamın (orman, göl, akarsu, şelale, yayla vb.) çeşitlilik arz etmesine neden olurken, Karadeniz’e kıyısı olan şehirde kıyı ve deniz turizmi de önem arz etmektedir. Sakarya ve yakın çevresinin tarih boyunca önemli medeniyetlere ev sahipliği yapması, tarihi ulaşım güzergâhları üzerinde yer alan ilçeleri ve de Balkan Yarımadası, Kafkasya ve Karadeniz Bölgesi’nden gelen göçmenler ile yerli Manav kültürünün kattığı çeşitlilik kültür turizminin gelişmesine de katkıda bulunmuştur. Ayrıca şehrin jeolojik yapısının bir armağanı olarak sağlık turizmi de (kaplıcalar) şehrin turizmine artı değer katan unsurlardan biridir.
Başta Sapanca ve çevresi olmak üzere, dış turizmden de pay alıyor olsa da Sakarya’da iç turizm faaliyetleri yoğunluk arz etmektedir. Nitekim pasaport, vize, yabancı dil bilgisi ve döviz işlemleri gerektirmeyen iç turizmin, ekonomiye döviz getirici etkisi olmamakla birlikte, turizm yoluyla milli gelirin bölgeler arasında dengeli dağılımına önemli katkısı bulunmaktadır.Çeşitlilikleri yanında Türkiye’nin nüfusu yoğun, sanayi ve hizmet şehirleri olan İstanbul’a yakın, Kocaeli’ne komşu olması da turizmin gelişmesinde önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca Türkiye’nin önemli şehirleri olan Ankara, Bursa, Eskişehir’e yakınlığı da Sakarya’nın turizm potansiyelini arttıran bir unsudur.
Sakarya turizminin öne çıkan turizm faaliyetlerinden biri ilin fiziki coğrafya özelliklerine bağlı olarak doğa turizmidir. Nitekim il topraklarının %34’ü dağlarla kaplıdır ve dağlar genellikle ilin güney kesimlerinde yoğunlaşmaktadır. Gerek sunduğu peyzaj güzellikleri
gerekse ortam ve hava kalitesi açısından dağlık alanlar turist çeken alanların başında gelmektedir. Hendek, Akyazı ve Sapanca’nın güney kesimlerini kaplayan Samanlı Dağları ilin önemli rekreasyon alanlarına ev sahipliği yapmakla birlikte ilin en yüksek noktası 1543 metre yükseklikte Keremali Dağı da burada yer almaktadır.
Maden Sektörü
Başlıca çıkarılan madenler arasında kömür, kil, kireçtaşı, talk, andezit ve mermer yer almaktadır. Kömür, bölgenin en önemli maden kaynağı olup, özellikle termik santrallerde kullanılmaktadır. Kil ve kireçtaşı, inşaat sektörüne hammadde sağlarken, talk ve andezit endüstriyel kullanım alanları bulmaktadır. Mermer ise, yapı malzemesi olarak yaygın şekilde değerlendirilmektedir.
Bu madenlerin çıkarılması ve işlenmesi, bölge ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır. Madencilik faaliyetleri, istihdam olanakları yaratarak yerel halkın refahına katkı sunmaktadır. Ayrıca, ihracat potansiyeli sayesinde, Sakarya’nın dış ticaret dengesine de olumlu etkiler yapmaktadır.
Karasu-Çamdağ’da demirle ilgili yapılan çalışmalarda Ferizli-Akçukur-Yassıgeçit demir sahası tespit edilmiş olup, sahada çok sayıda zuhur bulunmaktadır. Yine Karasu-Çamdağ’da kurşun-çinko-bakırla ilgili 30 km2 ’lik bir alanda 1/10.000 ölçekli detay harita yapılmış ve
ekonomik olabilecek bir cevherleşme gözlenmemiştir. Çamdağ bölgesi Pb-Zn bakımından önemli olup, mevcut potansiyelin ortaya çıkarılması gerekmektedir.
Metalik maden ve endüstriyel hammadde kaynakları dışında il dahilinde bilinen jeotermal alanlar Kuzuluk, Taraklı ve Geyve sahalarıdır. Kuzuluk jeotermal alanında 60- 84ºC sıcaklığa sahip akışkanın debisi 293 lt/sn olarak tespit edilmiş ve 56.5 MWt termal güce sahip jeotermal enerji ülke ekonomisine kazandırılmıştır.
Eğitim Sektörü
Sakarya, eğitim altyapısı açısından son yıllarda önemli yatırımlar almıştır. İlde ilkokuldan üniversiteye kadar geniş bir yelpazede eğitim hizmeti sunulmaktadır. Sakarya’da 2024 itibariyle yaklaşık 200 bin öğrenci ve 10 bin öğretmen bulunmaktadır. Sakarya Üniversitesi ve
Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, ilin yükseköğretim alanındaki önemli kurumlarıdır ve binlerce öğrenciye eğitim vermektedir.
Sakarya’da ilkokul ve ortaokul düzeyinde eğitim veren birçok devlet ve özel okul bulunmaktadır. Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak amacıyla kırsal bölgelerdeki okullara da yatırım yapılmış ve bu okulların fiziki koşulları iyileştirilmiştir. İl genelindeki okullarda teknoloji destekli eğitim yöntemleri kullanılmakta ve öğrencilere çağın gereksinimlerine uygun eğitim verilmektedir.Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi, ilin yükseköğretim alanındaki önemli kurumlarıdır ve binlerce öğrenciye eğitim vermektedir.
Sakarya’da eğitime erişim konusunda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Okullaşma oranları yüksek olup, özellikle kız çocuklarının eğitime katılımı artırılmıştır. Ancak, eğitimde kalite konusunda bazı zorluklar bulunmaktadır. Öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin desteklenmesi ve eğitim materyallerinin güncellenmesi gerekmektedir.
Sakarya’da eğitim sektörü, ilin gelişiminde önemli bir rol oynamaktadır. Mevcut zorlukların üstesinden gelmek ve eğitimin kalitesini artırmak için atılacak adımlar, Sakarya’nın geleceği açısından kritik öneme sahiptir. Eğitimde sürdürülebilir ve yenilikçi politikaların uygulanması, Sakarya’nın eğitimde daha ileri bir seviyeye ulaşmasına katkı sağlayacaktır.
Savunma ve Havacılık Sektörü
Sakarya, Türkiye’nin savunma sanayi yatırımlarına ev sahipliği yapmaktadır. ASELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ gibi büyük savunma sanayi şirketlerinin bazı üretim ve Ar-Ge faaliyetlerini Sakarya’da yürüttüğü bilinmektedir. Sakarya’da, savunma sanayi ile ilgili küçük
ve orta ölçekli işletmelerin kümelendiği bir ekosistem bulunmaktadır. Bu kümelenme, yerel üretim kapasitesini ve inovasyonu artırmakta, sektörün gelişimine katkıda bulunmaktadır.
Sakarya, stratejik konumu ve gelişmiş ulaşım altyapısı ile lojistik açısından avantajlı bir konumdadır. İstanbul’a yakınlığı, karayolu ve demiryolu bağlantıları, havacılık ve savunma sanayi şirketleri için lojistik avantajlar sunmaktadır. Teknoparklar ve inovasyon merkezleri gibi yapılar, savunma sanayi ile ilgili Ar-Ge faaliyetlerini desteklemektedir. Bu merkezler, yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve ticari hale getirilmesi süreçlerinde önemli rol oynamaktadır.ve orta ölçekli işletmelerin kümelendiği bir ekosistem bulunmaktadır. Bu kümelenme, yerel üretim kapasitesini ve inovasyonu artırmakta, sektörün gelişimine katkıda bulunmaktadır.