Yenigün Gazetesi

“Gülce” Makale Yazısı

21 Aralık 2014

Tanıdığım Abdullah Çelik!

Bugün sizlere benimle ilgili bir yazı sunuyorum. Yıllar önce Akyazı’da öğretmen iken Sakarya’nın ilk ofset gazetesi Sakarya Gazetesi’nde Sorumlu Müdürlük görevinde bulunan ve sonrasında da gittiği Belçika’nın Başkenti Brüksel’de gazeteciliği ve iş hayatını sürdüren Yusuf Çınal’ın benimle ilgili Belçika’daki Yenihaber Gazetesi’nde yayınladığı söyleşisini sizlere sunuyorum…

Tandığım Abdullah Çelik!

Sakarya’nın koca Çınar’ı Abdullah Çelik ile birlikte olmak, onunla sohbet etmek, memleket meselelerini konuşmak ne güzel..

ABDULLAH Çelik bir öğretmen, bir eğitimci, bir gazeteci, bir baba, bir aile reisi, bir arkadaş, bir dost, bir Sakaryalı..

Onunla tanışıklığımız Sakarya Gazetesi’nde çalıştığı yıllara rastlar. O yıllar Yeni Sakarya Gazetesi’nin Bakırcılar Çarşısı’ndaki matbaasına gider gelirdik. İşte tanışıklığımızın başladığı yıllar o yıllardır. Tahminen 1974-75 yıllarıdır o yıllar.. Hep hatırlarım. Rahmetli Hasan Uyar, Niyazi Ünal, Abdullah Çelik, bir çay içiminde matbaa önünde sohbet ederlerdi.. Ara sıra onların arasında bir çay içimi bu sohbetlere tanıklık ederdik..

İşte o yıllar tanıdım Abdullah Çelik’i.. Hep dost kaldık. Arkadaşlığımız giderek, büyük bir dostluğa dönüştü..

Sözünü esirgemeyen, ülke menfaatini öne alan, devlet geleneğini ayaklar altına düşürmeyen bir anlayışa sahip, bilgilendirmeye, öğrenmeye önem veren, sevgi ve saygı içinde birlikteliğe aşık Abdullah Çelik’i sizlere anlatmak kolay değil..

2014 yılı ağustos ayı içinde yine Adapazarı Atatürk Bulvarı üzerindeki AKM’de buluştuk. Çayları söyledik ve koyu bir sohbet başladı. Neler konuştuk, neler?

Gelin bu ‘neleri’ birlikte okuyalım:

Abdullah Çelik Kimdir?

Eğitimci, yazar, gazeteci Abdullah Şevki Çelik, 25.06.1929 yılında Sapanca İlçesi Fevziye Köyü’nde dünyaya geldi.(Ama adımı koyan Hacı Amcam aslında, 1926 doğumlu olduğumu söyledi.) İlkokulu Hacı Mercan Köyü’nde 5 yıl, sonra Arifiye Köy Enstitüsü’nde 5 yıl okuduktan sonra 1947 yılında mezun oldu.

İlk öğretmenliğe Adapazarı merkez ilçesi Kavaklıorman Köyü’nde başladı. Tam tamına 26 yıl kesintisiz öğretmenlik yaptıktan sonra(daha çalışmak isterken) Adapazarı’nın ilk günlük gazetesi Akşam Haberleri’ne Yazı İşleri Müdürü olmak için emekli oldu.

Adapazarı Akşam Haberleri Gazetesi, bu manada Adapazarı’nın ilk ciddi günlük gazetesi olarak bilinir. Yayın tarihi olarak ise 04.12.1951’dir.

Abdullah Çelik, İbrahim ile Havva’nın ikinci oğlu olmakla beraber, dört kardeştirler.

Abdullah Çelik, 1952 yılında Sabiha Hanım ile evlendi. Bu evlilikten iki kız, bir oğlan dünyaya geldi.

Abdullah Çelik, babası İbrahim Bey ile ilgili olarak şu hatırayı da bizimle paylaştı: Babam, Çanakkale’de şehit düşen merhum Şevki Bey’in dul kalan eşi Hava Hanım ile evlendiriliyor.)

Öğretmenlik Anıları

Abdullah Çelik, ilk öğretmenlik yaptığı Kavaklı Orman köyü İlkokulu’nu ve öğrencilerini hala unutamıyor. Hatta numaralarını bile ezbere biliyor. Hayatta olanlarla sıkça buluşup, Sakarya merkezde çay sohbetlerinde bulunuyor ve kiminle de telefon ile irtibat kuruyor.

‘18 Yaşında öğretmen oldum. Köye gittim ve köyde imam ile buluşup birliktelik yaptık. Ben dahil tam 38 kişi Kur’an-ı Kerim’i öğrendik, hatim ettik.(Köy enstitülerinden komünistler çıktı diyenlere ithaf olunur!)

Köyün bıçkın delikanlılarından Haşim Sarı vardı. Dertli mi dertliydi. Küfür edip dururdu. Sordum derdini, eşinden yanaydı. Sonra kendisine yardımcı oldum. Bu yardım köyde bana olan güveni ve itibarı daha da artırdı.

Daha sonra Karasu İlçesi Karasu Köyü, oradan Erenler ve oradan da Yozgat, Sorgun, Eymür’e sürgün olarak gittim.

O günler başkaydı. Sonra İsmet İnönü(Paşa) o’nun emri ile geri geldim.

Ulus Gazetesi muhabiri olduğum için beni şikayet ettiler. Tek sebep buydu. Sonra hak yerini buldu. 32 Gün sürgün hayatı yaşadım.’

Öğretmenliği döneminde, sadece öğrenci yetiştirmedi Abdullah Çelik, yolların yapılması ve köy işleri ile de yakından ilgilendi.

Gazeteci Abdullah Çelik

‘Yukarıda da söylediğim gibi 26 yıllık öğretmenlik hayatımdan gazeteci olmak için ayrıldım. Akşam Haberleri Gazetesi’nde Yazı İşleri Müdürü olarak göreve başladım. O dönemin ilk ciddi, günlük, ateşli ve taraftarı çok, okuyanı bol olan bir gazete idi.

İlk yazım, 1 Nisan 1949 yılında Adapazarı AdaPostası’nda çıktı. Gazete sahibi Lebib Kökçü, yazımı beğendi ve benimle ilgili bir yazı yazdı. Hukuk tahsilli, kendini geliştirmiş, Sakarya sorunlarına sahip çıkan bir genç bir hukukçu olan Lebib Kökçü, bana teklifte bulundu.

Bana ‘ Maşallah çok güzel yazılar yazıyorsun. İzmit’te Türk Yolu’ gazetesi var. Oraya git. Orada yazmaya devam et. Rıfat yüce’yi gör’ dedi..

Bende İzmit’in yolunu tuttum. Rıfat Yüce ile buluştuk ve orada da yazılar yazmaya başladım. 4 Aralık 1951 Akşam Haberleri Gazetesi çıkana kadar orada yazdım.

O yıllar Adapazarı, İzmit’e bağlı bir ilçe idi.( Genç kuşak için bilgi verelim. Adapazarı 1954 yılında il oldu: 14 Haziran 1954)

Akşam Haberleri Gazetesi’nde 17 Haziran 1954 yılına kadar çalıştım. Bu tarihte zira Yeni Sakarya Gazetesi yayın hayatına başladı.

Rahmetli gazeteci Hasan Uyar’ın ricası üzerine, bu gazetede ilk başyazıyı yazmak bana nasip oldu.

Hiç unutmam, o zaman yazımın başlığı ‘ Amacımız’ idi.

Ve Hasan Uyar ile acı, tatlı, güzel, hoş sohbet günlerimiz oldu. Tam 40 Yıl bu ilin meselelerini dert edindik. O yıllar gazete gerçekten büyük başarı sağladı.

O yıllar üç defa Türk Dil Kurumu ödülünü aldım. Ve Türk Dil Kurumu’na da 94 numaralı üye olarak kaydedildim.

Yeni Sakarya’dan sonra o yıllar, Yeni Ada Postası, Anadolu, Son Dakika, Sakarya Postası, Gerçek, Cemiyet, gibi gazeteler yayınlanıyordu.

Neler değişti?

O yıllar baskılar tipo idi. Yine de gazete çıkarmanın hazzı bir başka idi. Elbette, o yılların siyasi, ekonomik ve sosyal heyecanı bir başkaydı.

Tipo baskı, elbette elle yapılıyordu. En baba gazete 700, 800 civarında basılırdı. Daha sonra entertip makinalar geldi. Biraz kalite arttı. Ama Günaydın ortaklı Sakarya Gazetesi’nin ofset çıkması ile Sakarya’da basın alanında yeni bir dönem başladı.

Bir kere şunu sizlerle paylaşmak isterim ki, Sakarya’da kalemi iyi olan gazetecilerde yetişti. Bunlardan Orhan Şevki Aldinç, Hasan Uyar, Teymur Ateşli, Zekai Erdal, İlhan Uygun, Niyazi Güdüloğlu, Niyazi Ünal ve genç kuşak gazeteciler vardı.

Daha sonra ki yıllar ise bu isimlere eklenen çok sayıda genç gazeteci yetiştirdi Sakarya..

Bu arada bir yarışmaya girdim ve Almanya seyahati kazandım.1999 yılı deprem öncesi. Tam 70 yaşında Almanya’da bir gazeteci olarak incelemelerde bulundum. Bana telefon ettiler,’Çok yaşlısınız, gidebilir misiniz?’ dediler. Hiç tereddütsüz kabul ettim ve o gezi benim için unutulmazdır. Türkiye’den tam 14 kişi bu geziye katıldık.

Cemiyet Kurucusu Abdullah Çelik

1951 Yılında Selami Savaş(Akşam Haberleri Gazetesi’nin sahibi) bana teklifte bulundu. Benim öğretmen bir gazeteci idim. Çekindim!.Sonra kabul ettim. Adapazarı Gazeteciler Cemiyeti’ni kurduk. İlk Başkan Selami Savaş oldu. Daha sonraki başkanlar arasında Hasan Uyar, Niyazi Ünal, Zekai Erdal, Necdet Çardak ve daha sonra Sakarya Gazeteciler Cemiyeti’ne dönüşen derneğin başkanları arasında da Necdet Güngörsün’ü hatırlıyorum.

Halen sürekli basın kartı sahibi olan Abdullah Çelik, ilk sarı kartı aldığı yılı hatırlayamadı.

Abdullah Çelik ve siyaset

‘Bir öğretmen olarak gazeteci olduğum zaman hiçbir siyasi partiye üye olmadım. Ama Atatürkçü bir çizgide İsmet Paşa’yı çok severim. Bu yöndeki politikalara destek oldum. Ancak şunu ifade edeyim ki, 1960 ihtilalinde içeri düşen(Yassıada) Cemal Tüzün’e para ve gazete gönderdim. Baha Hun’a sürekli gazete gönderiyordum. Mektuplaşıyorduk. Yerel gazeteleri postalıyordum.’

Abdullah Çelik, Ulus Gazetesi adına Yassıada mahkemelerine takip eden gazetecilerden biri olarak bilinir. Hatta Çelik’in vapur ve salonda numaralı yeri de mevcuttur. Vapurda 202, salonda 140 duruşmaları izleyen ender gazetecilerdendir.

Abdullah Çelik’e siyasete girmesi için çok teklif geldi. Ama o bunları ret ederek, Sakarya’nın sorunlarını yazmaya devam etti.

Son siyasi teklifi ise DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit’ten aldı.

Türkiye’de birçok siyasi iktidarın çalışmalarına tanıklık eden Abdullah Çelik, Türkiye’nin bugünkü konuma geleceğine ihtimal vermiyordu.

Yaşamında birçok ünlü siyasi kişilik ile tanışmış, sohbet etmiş Abdullah Çelik’in hala zamanın Başbakanı ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in fötr şapkasını taktığını da burada belirtelim.

Çalışmalar

Abdullah Çelik, Adapazarı’nda iki yardım sandığının kurulmasına öncülük etti. Sonra Türkiye’nin birçok yerine de bu yardım sandıkları açıldı. ‘Türkiye Öğretmenler Bankası’nın açılmasını önerdik.

Yine Adapazarı’nda birçok yerin isminin verilmesinde öncülük yaptık. Yani bir bakıma birçok yerin isim babası olduk. Sait Faik Abasıyanık Sokak, Sedat Kirtetepe Caddesi, Murteza Erdoğan, Talat Ayhan okullarına isimleri önerdik.

Deprem sonra büyük hizmetler veren Mustafa Cahit Kıraç’ın adını bir caddeye verilmesini istedim.

Bu arada İl’de valilik yapan Mehmet Aldan, Nurettin Turan, Erdinç Büyükkakalın, Nuri Okutan, Mustafa Cahit Kıraç, Gökhan Aydıner, Hayri Kozakcıoğlu gibi valiler ile yakın ilişkide bulunup, İl’e yapılacak hizmetlerin verilmesine öncülük ettim.

1943 Yılında Adapazarı’nda meydana gelen depremde İzmit’in ilgisizliği karşısında bir heyet kuruldu ve Ankara’ya gittik. Ankara’da devrin Başbakanı Adnan Menderes’in huzuruna kabul edildik. Söz verdiği gibi Adapazarı 1954 yılında il oldu.

O yıllar siyasette, o kadar büyük bölünme yoktu. Herkes Sakarya için çalışıyordu.’

Abdullah Çelik’in En’leri

Öğretmen: Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Siyasetçi: İsmet İnönü, Bülent Ecevit, Nihat Erim, Ekrem Alican, Nuri Bayar, Osman Salihoğlu..

Gazeteci: Hasan Uyar, Selami Savaş

Abdullah Çelik Ve Sağlık

Abdullah Çelik, bugün 28 Ağustos 2014 itibari ile tam 88 yaşında. O sağlığına meşguliyete, göreve ve düzenli yaşamaya bağlıyor.

Hiç sigara içmedi. Alkol kullanmadı. Tam 70 defa kan bağışında bulunarak bir başka takdiri aldı.(35 yaş ile 65 yaş arasında)

Adapazarı Çocuk Esirgeme Kurumu yönetim kurulu üyesi olarak ikinci iş hanında bürosu bulanan Abdullah Çelik, halen oradaki mütevazi bürosunda halka hizmeti sürdürüyor. Ve aynı zamanda Sakarya’nın en çok satan en çok okunan ve en etkili yerel gazetelerinden Yenigün’de günlük yazılar yazıyor. ‘Özgürce’ başlığı altında İl’in sorunlarını taşıyan yazıları büyük ilgi görüyor..

Okumaya büyük önem veren Abdullah Şevki Çelik, iade (Satılmayan) gazeteleri okul müdürlerinin ve velilerin anlayışı ile okullara ve evlere ücretsiz gönüllü dağıtımını halen sürdürüyor.

Abdullah Çelik, günlük yazılarının yanı sıra tüm gazeteleri yakından tarar, okur ve kitaplara da aşık biri olarak zengin bir matbuat arşivine de sahiptir.

Daktilosu ve bilgisayarı olan Abdullah Çelik, yazılarını kendi el yazısı ile kaleme alıp, editöre teslim ediyor. Sonra onları ise geri alıyor.

Gerçekten yaşayan bir çınar, bir efsane olan Abdullah Çelik’i sizlere bir nebze tanıtmışsak ne mutlu bize.

Sağlıklı güzellikler Hocam!

Yusuf Çınal’ın bu yazısı Brüksel’deki gazetesinde yayımlanmıştır. Çok teşekkür ediyorum. Vefalı eğitimci dostuma…