Yenigün Gazetesi

“Gülce” Makale Yazısı

20 Ocak 2012

Benim eserlerim

06.06.2002 günü bu köşede yayınlanan yazımı tekrar sunuyorum. 80. Cumhuriyet Lisesi ve Fatmahanım Sağlık Ocağı benim bu yazım üzerine çok değerli kamu görevlisi, halen İzmir Valisi Mustafa Cahit Kıraç gibi dört dörtlük bir Valinin anlayışı ile olmuştur. 24 derslikli 80. Cumhuriyet Lisesi inşaatı hızlı sürüyor. Önümüzdeki 2012-13 öğretim yılında öğretime başlanacak.

Anasının ak sütü gibi helalinden torpilsiz Vali olan Hakkari, Aksaray, Sakarya ve Adana’dan sonra İzmir Valiliği’ne getirilen Sayın Kıraç, koca kent İzmir’de de çok başarılı hizmetler veriyorlar. Sakarya’da çok önerilerim oldu Sakarya lehine, insanların lehine. Hep yakın ilgi gösterdiler. Yerim doldu. Başka yazımda açıklarım.

Sürpriz yaptılar giderken.

Önerilerimden, depremzedelilere yakın ilgimden ötürü plaket verdiler bana, yazıhanemde, televizyonumun üzerinde. Görenler “Bravo Kıraç’a hakkındı” diyorlar. Yazıyı okuyorlar. Kıraç’ı daha çok sever oluyorlar.

Cumhuriyet ve Fatmahanım Liseleri

Yazarım hem eğitimci, hem 56 yıllık yazarım. Eğitim konusunda faydalı olabilmek için hep çırpınmışımdır. Öğretmenken de, yöneticiyken de hep çocukları, okulları ve Türk Milli Eğitimi’ni düşünmüşümdür. Olanaklarımın, görüşlerimin yön verdiği ölçüde çok faydalı olmuşumdur. Öğretmenliğe “Bismillah” dediğim 1947’de önerim üzerine, 25’şer kuruşlarla bile öğretmenler kitaplığını kurmuştuk. Rahmetli Murtaza Erdoğan gibi çalışkanlığı, dürüstlüğü örnek insan ile…

Yıllarca bu kitaplardan faydalanıldı. Sonra kendi girişimlerimle karşılıklı-karşılıksız iki sandık kurdum. Ne güzel çalıştırıldı yıllarca meslektaşlarımca. Ne büyük faydaları oldu bir bilseniz. Hala dua ederler bana, yaşı 80’lerdeki emekli bay-bayan meslektaşlarım. Müfettiş emeklileri.

Kendini eğitim konularına adamış biriyim. Bugünlerde kafamda önümüzdeki eğitim yılında eksikliği çok duyulacak lise sorunu var. Gece-gündüz Sakarya’da lise sorunu nasıl çözülecek? Hemen ele alınmazsa, temeller atılmazsa, sıra-masa sandalyeler ısmarlanmazsa, sağlanması olanaksız öğretmenler sağlanamazsa liseye gidecek çocuklarımız ne yapacak? Felaket! Büyük bir felaket. Çok merak ediyorum. Sakarya Valisi Sayın Kıraç, Milli Eğitim Müdür Sayın Ersoy rahat uyuyabiliyorlar mı? Hiç sanmam. Yanılmıyorsam her ikisi de benim gibi sorunu çözme çabası içindeler. Uykusuz geceler geçirmektedirler. Lise sorunu öylesine büyük.

İki lise öneriyorum. Bir çok kişi ile iki lise konusunu tartıştım değerlendirdim. Buluşmadan ötürü kutladılar. Hemen gündeme getir, geç kalma önerisinde bulundular. Bu yazı böylesine kesin okur emriyle, dost emriyle okurlarıma sunulmaktadır.

Cumhuriyet Lisesi vallahi ne kadar iyi olur. Cumhuriyet Okulu bildim bileli öğrenci sayısı bir türlü yükselmez. Yükselmez, iki-üç yüz metre yakınlarında Sakarya Karaosman İlkokulları beş yüz metre ileride Büyük Gazi, beş altıyüz metre batıda Atatürk Okulları var. Bir de Sabihahanım vardı. O şehirden uzaklaştırıldı. Çok yazık! Dev gibi sapa sağlam duruyor. Ve çok başarılı örnek eğitimci rahmetli Necmettin Arslan’ın yaptırdığı 27 derslikli. Milli Eğitim Bakanı Metin Emiroğlu’nun hizmete açtığı bina.

Cumhuriyet İlkokulu kiliseden dönüştürülmüştür. Çok eski bir okuldur. Çevresinde, yakınlarında okullar olduğundan öğrencisi pek artmadı. Bina, öğretmen evi, sağlık ocağı yapılmak istendi. Eğitim-Araştırma Merkezi yapılmak istendi. Çevre, Cumhuriyet Okulu mezunları isyan ettiler. “Olmaaaz! Olmaz” dediler.

Ama lise yapılmak istenirse karşı çıkan olmaz. Binada olsa terfi etmiş sayılıyor. İlkokul yerine lise. Hem “Cumhuriyet Lisesi” oniki derslikli. Çift öğretim yirmidört şube. Bine yakın öğrenci alabilir, geniş bahçesi var. Ek binalar, dershaneler, yönetim odaları yapılabilir.

Fatmahanım Lisesi

Yüzyılı aşkın süre önce Fatma Hanım’ın bağışladığı, boyu uzun aklı kısa valinin ortadan kaldırdığı bağış müessesesini öldürdüğü okul.

Geniş, yeterli arsası var. Kısa sürede ele alınmalı. Temeli atılmalı, bitirilmeli. Fatma Hanım Lisesi, önümüzdeki öğretim yılı hizmete sokulmalı. Çevresinde lise yok. Ali Dilmen Lisesi vardı. Etbalık Kurumu arkasına, Sakarya Nehri kıyısına nakledildi. Kaç yıl dayanır bilmem baraka dershaneler. Ben yazdım, uyardım. Gereği yapılmazsa ben görevimi yaptım der teselli bulurum.

Yetkili, ilgilileri çok sert eleştirme hakkına sahibim. İnsafsızca eleştiririm…

Liselerin hepsi çift öğretim. Atatürk Lisesi normal. Bir Atatürk Lisesi’ni çift öğretime döndürmekle sorun çözülmez. Dershaneleri baraka olan liseler dökülüyor, onları da yenilemek gerek…

Erenler’de iki ilköğretim okulu var. Biri liseye dönüştürülebilir. Bahçesi geniş. (Ricam üzerine okul için yer veren rahmetli belediye başkanı Şükrü Özalp’i rahmet anıyorum. Bu gün gibi hatırlıyorum; “Sayın Başkan, okula biraz daha fazla yer verirseniz iyi olur. Lazım olur” demem üzerine, hayhay hocam! Hayhay seni kırar mıyım demişlerdi de okula bitişik hayli fazla yer bırakmışlardı.)

Karasu Limandere Belediye Başkanı Ahmet Ataç, liseye olan gereksinimi gidermek için Ankara’ya kaç kez gitti bilmem. Ramiz Savaş’ın peşinden çok gezdiler oda oda.

Herhalde iyi bir sonuç alırlar…

“Karasu Limandere Lisesi” ne güzel.

Fatmahanım Lisesi öğretime başlarsa, rahmetli bağışına gösterilen saygısızlığı herhalde affederler.

Sayın Kıraç’a çok iş düşürüyor.

İlköğretim sekiz yıl demek çok kolay. Çıkardığı problemleri çözmekte yönetim aciz, yetersiz kalmamalı. Milli Eğitim Bakanlığı cimri davranmamalı parasal destek vermeli.

Acı gerçek. Altıncı sınıfa geçen 152 bin 703 kız, 97 bin 657 erkek toplam 250 bin 360 öğrenim çağı çocuğu okula gitmez olmuş. Sekiz yıl okutmam diye çocuğunu hiç okula yazdırmayanların sayıları ne kadardır incelenmeli.

“Sınıflar 30’ar olacak” diyen bakanlar neredeler? Öğretmenlerle öğrencilerle görüşüyorum 60’lı 70’li öğrencili sınıflar var. 50’den aşağı sınıf bir elin parmakları kadar. Gerçek çok acı. Acı gerçeğe son verme çabası var mı? Vardır da yeterli değildir.

Tekrar buluşmak dileğiyle… Sevgiler saygılar…