Yenigün Gazetesi

Erkal Etçioğlu

İLGİ ODAĞI SORUN YUMAĞI

Yaşadığımız kentin ve insanlarının yapısının; ülkemizin ve hatta dünyanın bir kısım odaklarının ilgisini çektiğini görememek saflık olur. Coğrafi konumu ve ekonomik potansiyeli ile ilgi çeken ilimiz aynı zamanda başka nedenlerle bazı odaklarında ilgi alanı olmuş durumda. Özellikle sosyolojik araştırmaların ilimize doğru kaydırılması bazı gelişmelere işaret ediyor.

Bunun en önemli nedeni şehrimizin insan yapısının özellikleri olabilir. Yıllar içersinde biriken “kentsel kültür” aynı zamanda Türkiye ortalamasını da verebilecek durumda. Böylesine karışmış bir genetik yapıda “muhafazakar” bir toplumsal tutumun nedeni herkes için merak konusu. Aldığım bir duyuma göre “kadife devrimlerin” organizatörü Amerikalı  spekülatör George Saros’ un Açık Toplum Enstitüsü  tarafından desteklenen Boğaziçi Üniversitesi bu konuda araştırmalara hazırlanıyor. Araştırma konusu elbette “muhafazakarlık” üzerine olacak. Aslında merak ettikleri muhafazakarlık değil milli bünyeye yapılan darbelere karşı gösterilen “toplumsal tepkinin” nedenleri araştırılacak.Belki tespit edilecek kriterlere göre ülke bazında örneklemeler yapılacak. Kim bilir belki de toplumsal reaksiyonu yolundan çıkaracak provakasyonlar  bu temellere göre inşa edilecek.

Şehrimizle hemen hemen herkesin yakından ilgilendiğini bir çok örnekle görebiliriz.Örneğin dini tarikatlar ve masonik kuruluşlar için pilot bölge olan şehrimiz aynı zamanda bölücü örgütler içinde de stratejik önemde. Adeta Sakarya ‘da olay çıkararak özellikle gençlerimizi kullanarak terör ve şiddetin “laboratuar çalışmalarını” şehrimizde denemek istiyorlar.

Tespit ettikleri en önemli avantaj “toplumsal zeminin buna müsait olması”dır. Özellikle depremle bozulan toplumsal yapı, işsizlik, geçim sıkıntısı, yolsuzluk ve ahlaksızlık örnekleri insanlarımızı her şeye isyan edercesine tepkici yapmış durumda. Toplum dinamikleri eğer yeni bazı girişimler yapılmazsa kötü niyetliler tarafından kullanılabilir.

Bunun için şehrimizde “yenilikçi” bir yaklaşıma ihtiyaç vardır.Bazı şeylerin iyi yönde değiştiğinin toplum tarafından görülmesi gerekir.Umutları tükenmiş ve kaybedecek bir şeyleri kalmayan kitlelerin oluşması acilen önlenmelidir.Her gün daha çok kişiye yardım dağıtarak fakirliği önleyemeyiz. Önemli olan fakirleşmenin durdurulmasıdır.Bunun için meslek edindirme çalışmalarını tamamlayıcı  “özel istihdam havuzları” oluşturulmalı ve yerel işsizlikle özel olarak ilgilenilmelidir.

Değişmeyen tek şey değişimdir. Eskiyen ve işe yaramayan her şey değiştirilmelidir. Ancak bizi biz yapan değerlerimizi muhafaza etmek aklın yoludur. Başkalarının kötü bir taklitçisi olmak yerine özgünlüğümüzü korumak daha iyidir. Kültürümüzün özü olan dini ve milli değerlerimizi değiştirecek değiliz. Sadece yeni yaklaşımlarla onları daha iyi anlamaya çalışırız.Yenilikçi yaklaşımı benimseyen akılcı ve çağdaş bir muhafazakarlık elbette tercih sebebidir.

Sorunların üstesinden gelmenin yolu; birlik ve beraberliğimizi koruyarak dahi önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izini takip  etmekten geçiyor.Bizi aşiretten millete dönüştüren önderimizi iyi okumalı ve iyi anlamalıyız.