Yenigün Gazetesi
“Özgürce” Makale Yazısı
7 Aralık 2005
Adapazarı Akşam Haberleri 54 yaşında
Bugün 07 Aralık 2005. Tam 54 yıl önce bugün 07 Cuma günü Adapazarı’nda ilk günlük gazete çıkıyordu. Gençlik vardı. Heyecan doruktaydı.
Kocaeli’de çıkan Türkyolu Gazetesinde “Öğretmen Gözüyle” “Köyden Sesleniş başlıkları altında sürekli yazıyordum. Şehrimizde yayımlanan Ada Postası önce haftada bir salı günleri çıkardı. Sonra Salı, cuma, iki gün çıkar oldu ama yeterince yazamıyordum. Ada Postası sahibi çok değerli insan, gazeteci bir ara ATSO Yönetim Kurulu Başkanlığı da yapan Lebip Kökçü’nün önerisi ve selamı ile 1948’den sonra Türkyolu Gazetesi’nde yazardım. Milli Mücadele yılarında çıkarılmaya başlanan Türkyolu’nun sahibi Rıfat Yüce çok değerli kişiydi. Oğlu Mehmet Yüce de öyle. Gazetenin her şeyi Nedim Akkaya idi. Tümünü rahmetle anıyorum. Çok iyi insanlardı. İnsani değerlendirmeleri çok iyiydi. Çok hem çok güzel ilginç anılarım var.
Rahmeti Selami Savaş’ın ricası ile Adapazarı Akşam Haberlerinde yazar-çizer oldum. Erenler Okulumun tek öğretmeniydim. 07 Aralık 1951 Cuma günü yayımlanmaya başlayan Adapazarı Akşam Haberleri’nin kimliği şöyleydi;
“Yıl 1. Sayı 1. Fiyatı 5 kuruş. Sahibi Yazı İşleri Müdürü Selami Savaş”
Yıllar sonra Selami Savaş çocuklarının öğrenim durumu nedeniyle İstanbul’a göçe kalkıştı.
Adapazarı Sorgu yargıcı çok muhterem babaları Nazmi Savaş da emekliye ayrılmış İstanbul’a yerleşmişlerdi. Giderken Savaş “Gazeteyi ancak sana bırakabilirim. Her şeyinden sen sorumlu olacaksın” demiş sorumlu yazı işleri müdürlüğünü de üstlenmiştim. Öğretmenken, okul müdürüyken Yazı İşleri Müdürümüz Muzaffer Satır’dı. Çok iyi bir insandı. Savcılık herhangi bir yazım üzerine çağırdığında hiç kızmaz, gelir, tekli dosyadan yazıyı okur. “Bunda bir şey yok” der gider ifadeyi verir, “Takipsizlik” kararı gelirdi. Sarı basın kartımı, ilk kez Adapazarı Akşam Haberlerinden aldım.
İstanbul’da sıkıyönetim varken İstanbul gazeteleri bir şey yazamazlardı. Bizim gazete yazardı. Kapının önüne gazete satmak isteyen çocuklarla başa çıkamazdık. Baskı saatine daha bir saat varken kuyruk olurlardı.
Rahmetli Savaş da korkusuz yazardı. “Nallamalar” başlığı ve “Nalcı” imzası ile çok, hiç çekinmeden yazardım. Başlığı ve imzayı rahmetli Savaş bulup, koymuştu. Yargı karşısında Savaş sorumlu idi. Ama yazan bendim.
Sakarya il oluncaya kadar, ikinci günlük “Demokrat Sakarya Gazetesi” çıkıncaya kadar imzalı-imzasız haberler, yazılar yazdım.
“Sapancalı” dendiğinden Hasan Uyar’ın 17 Haziran 1954’te, Demokrat Sakarya’yı çıkarması üzerine ilk sayıdan itibaren yazmaya başladım. İlk sayıdaki “Amacımız” başlıklı yazıyı, sevgili çok eski dostum Hasan Uyar’ın ricası üzerine ben yazmıştım. Orhan Şevki Aldinç, Fahri Çatallar ve daha başka yazarlar da katılıverdiler gazeteye. Aldinç’in “Sarı çizmeli” köşesi çok ilgi görüyordu. Aldinç çok geçmeden spor yazan olarak Hürriyet’e geçiverdi.
Bir Burhan Arpad vardı 03 Aralık 2005 günkü Cumhuriyet’te, küçük bir çerçeve içinde “Gazetemiz Yazarı Burhan Arpad’ı ölümünün 11.yılında saygı ile anıyoruz” deniyordu. İmza yerinde de “Arpad Ailesi” deniyordu.
19.05.1910 doğumlu Burhan Arpad 03.12.1967 rahmetli olmuştur Burhan Arpad “Biz Sakarya ili kurulsun” diye yazar, çırpınır dururken Memleket Gazetesi’nin değerli bir yazarı idiler. Adapazarı’na isteğimiz üzerine geldiler. Gezdiler “Ada Kariyesinden Sakarya Vilayet’ne” başlıklı resimli, sekiz yazı yayımladılar. Çok ilgi gördü o yazılar. Sekiz-on gazete alındı. Yazılar kesildi, dosyalandı. İl Kurma Kurulu’nca ilgi yetkililere verildi. Az faydası olmamıştı.
Çok söyledim, çok istedim bir sokağa, caddeye adının verilmesini. Daha sonuç alamadım. Ama birgün mutlaka bu şehirde “Burhan Arpad adını taşıyan cadde sokak olacaktır. Anasının ak sütü gibi helalinden hakkı… Anlayışlı, kadirşinas olmak gerek. Bir sokağa adı verilirse ne kaybederiz? Hiçbir şey kaybetmeyiz. Çok kazançlı çıkarız Çok iyi notlar alınız.
Yarın tekrar görüşmek dileğiyle…