Yenigün Gazetesi

“Özgürce” Makale Yazısı

17 Haziran 2006

Yeni Sakarya 53. yıla girerken

17 Haziran 1954 günü Yeni Sakarya Gazetesi okur eline sunuldu. Aslında ikili, üçlü hatta dörtlü görüşmelerde. Kimler miydi bu kişiler; Hasan Uyar, Sıtkı Aldinç, Fahri Çatallar ve ben genç, Düzce Cumayeri üç öğretmenli okulun Başöğretmeni. Aynı zamanda Kocaeli’de yayımlanan Türkyolu. Adapazarı’nda yayımlanan ilk günlük gazetelerinde Öğretmen Gözü ile

“Köyden Gelen Ses” “Köyden Sesleniş” ve “Gerektikçe” başlığı altında uzun süre yazılar yazan kişiyimdir.

Evet, evet. Aynı dönemde İstanbul-Ankara’da çok satan gazetelerin hem Adapazarı hem Sakarya muhabirliğini yapıyorum. Gençlik var, heyecan var. Gazeteci pek yok. Bir Fahri Çatallar var. Aslında sayacı. Ve ilkokul üçüncü sınıfta Kemalpaşa Okulu’nda okurken Başöğretmenin bir tokat atması ile çok pişman olarak anlattığı kaçmasıyla sona ermiş. Sezar’ın hakkını Sezar’a vermek gerek. Bana çok büyü kötülük etmiştir. Fahri Çatallar. Bir kötü kişiyle Tevfik İleri’ye iki imzalı, kimlikleri gizli tutularak şikayet etmişlerdir. Karlı bir şubat günü Erenler’in tek öğretmeniyken okul kapatılarak Yozgat-Sorgun Eymir Okulu’na gittim. Çektiklerimi unutmam olanaksız. Ama ne var ki Çatallar öldüğünde, toprağa verilişte uzun süre toprak attım. Bahtiyar Atan “Yeter demeseydi sonuna kadar atacaktım. Allah’ın rahmeti üzerine olsun Çok saftı, çabuk kanıyordu. Tutam ve davranışı daha tutarlı olabilirdi.

Çok üzülüyordu. Kahrediyordu Şemsiyeli Aile Çay Bahçesi’nde otururken. “Emekli bile olamadım” diyordu. Çok kişi kazık atmıştı. Sigortalı göstermemişti. Gerçekten acınacak durumdaydı. Gerçekten ettiği kötülüğü unuttum, çok acıdım, üzüldüm.

“Bak Fahri senin haberin yok. Adapazarı Akşam Haberleri Sorumlu Müdürü iken, seni sigortalı gösterdim. Ödemeleri muntazam yaptım. Hasan Uyar da Yenisakarya’dan göstermişti. Sigortaya git. Akrabam ikinci müdür (halen yaşamda) Fahrettin Fortacı’yı gör. Durumunu incelesin” dedim.

Gitti Geldi. Beni nasıl kucakladığını, nasıl sevindiğini görmeliydiniz. “Allah razı olsun senden, Hasan Uyar’dan. Hem emekli olmuşum, hem çok geçirmişim” dedi. Bu oluşumu üç-beş, iki-üç kişiyken hep anlattı. Çatallar ölene kadar emekli maaşı aldı. Şimdi eşi almaktadır. Uzun süre almasını dilerim.

Yeni Sakarya’yı Hasan Uyar’la kırk yıla yakın yönettik. Başka gazetelerde yazarken bile ilişkimiz kesilmedi. Sarı basın kartı, sürekli basın kartı alana kadar ödemem gerekenlerin tamamını sigortaya Hasan Uyar ödemiştir. Uyar haberim olmadan bir jest yapmıştı. Sonradan Sakarya Üniversitesine verildiğinden, günün ederi bana ödenerek elimizden alınan 600 metre kare ev yerinin tapusunu aldırmıştı bana. Çok da iyi yer düşmüştü kurada bana. SAÜ için aldılar. Ama ödemeyi de yaptılar. Bir itirazı olmadı hiç kimsenin. O yıllarda Sakarya da herkes üniversite özlemi içindeydi. Üniversite diye diye yatıyor, kalkıyorduk.

Bugün yine her gün Hasan Uyara uğruyor, anılarından söz ediyoruz, söyleşilerimiz çok zevkli oluyor. Dilerim bu dünyayı terki benden sonca olsun. Bir öylesine ikiliyiz. Ben diyorum kendilerine; “Ben kalleşlik etmem. Sen varken gitmem. Elbette o da sen varken çekip gitmem.” Tabii bunlar tatlı espriler.

Yeni Sakarya’da çok zevkli bazen çileli günlerimiz oldu. Türk Dil Kurumu’nun yarışmalarına katıldım üç kez. Para ödülü yoktu. Kitap.  Kitap. Çuvallarla zor getiriyor, çevremizde okuma heveslilerine veriyorduk. Sevgili, vefalı dostum Uyar üç beş gün o günleri dile getirdi. “Ne günlerdi o günler!” deyiverdi.

TDK üyeliğim önerildi. 500 kadar üyeden 94 numaralı üye edilmiştim. Oysa TDK’na kolay kolay herkes üye olamazdı.

Bir anımı mı istiyorsunuz? Bir haber yapmıştım. “Sayın Ecevit, Uysal’ın seçilmesini istiyor” diye. Karşıtları çok kötü niyetlerle bastılar gazeteyi. Allah’tan yanlışlıkla bitişik gazeteye girdiler. Uyar ordaymış. Geldi; “ Gir,  gir! Şuraya gir!” dedi. Şaşırdım. O şaşkınlık içinde gösterdiği merdiven dibine girdim. Tahtalarla üstümü kapattı. Geldiler. Neler neler söylemediler. Ama linçten kurtulmuştum. Saldıranlardan biri ölümle savaş veriyordu ziyaretimde. Üç gün sonra ölüm haberini aldım. Ve gerçekten çok üzülmüştüm.

Yeni Sakarya dilerim daha iyi gazete olur. Daha çok satan gazete olur. Hasan Uyar’ın sağlıklı, uzun yaşam yılları olur.

Yarın tekrar buluşmak dileğiyle…